Gündem yoğun aslında gündem yoğunca otomatikman bizlerde yoğun oluyoruz. Hafta içinde Türkiye için önemli maçlar oynandı. ULEB CUP’ta Beşiktaş ve Galatasaray’ın çeyrek finale kalması ve birbirleriyle eşlemeleri ki en azından Final-Four için bir takım garanti böyleyece derken Avrupa’nın Er Meydanı Euroleague’de Fenerbahçe’nin Tau’yu ezip geçerek çeyrek finale kalması Ülkemiz için en mutlu haftalardan birine imza attı.
NBA’e gelince Houston Rockets’ın 22 maçlık serisine Boston ‘’dur’’ dedi ve ben yazıyı yazdığım saatlerde Hornets’te Rockets’ı yenerek bu sefer acaba mağlubiyetler zincirimi başlıyor sorularını akıllara getirdi.
Neyin ne olacağı belli olmaz tabi NBA’de güvenilen dağlara kar yağması muhtemel bir lig. Ayrıca bir önceki yazımla alakalıda bir mesaj var.
FENERBAHÇE ÇEYREK FİNALDE
BUNU DA YAZSANA KE !!!
Çevremdeki herkes bunu dile getiriyor. ‘’Tanjevic’e o kadar salladın bak adam çeyrek final yaptırdı takıma yazacak mısın bunu da?’’
Elbette yazarım neden yazmayayım diyerek konuya girelim. Tanjevic’e 2 tür eleştirimiz oldu. Birinin zaten silinip atılması mümkün değil. Çünkü biz Tanjevic’in geliş şekline hep isyan ettik. Etik değerler dedik. Fenerbahçe’de Aydın Örs’ün gidiş şekli ve Tanjevic’in geliş şekline karşı duruş sergiledik. Ki değil çeyrek final Fenerbahçe Euroleague şampiyonu dahi olsa buradaki çizgimizden asla taviz vermeyiz. Fenerbahçeli bazı arkadaşlar yine tepki gösterecekler. Ancak güneş balçıkla sıvanmaz. Aydın Ağabey’in gidişi etik değildi. Tanjevic’in geliş şekli etik değildi.
Gelelim saha içi mevzulara. Bir kere hep ısrarla şunu vurguladık. Koca Sovyetler yıkıldı BT hala aynı BT. 1-3-1 gibi çağ dışı ve Avrupa’nın üst düzey takımlarına karşı yapılmayacak savunmayı yaparsan ön alandan tut da dip çizgine kadar her yeri Taksim Meydanına çevirirsin. Solomon harici opsiyonun yok hücumda bir şeyler üret. Elinde Kinsey ve White
gibi içeriyi kullanabilecek adamlar varken bunları kullan.
BT , Tau maçında inadından vazgeçti. Takımı oynatması gerektiği gibi oynattı. Bu sefer çağın gerektirdiği şekilde alan savunması uyguladı. Bu sefer bilinçli hücumlar yapıldı. Tanjevic bunları istikrarlı bir şekilde yapsın zaten kimse manyak değil durup dururken eleştirsin.
Euroleague’de çeyrek final oynamak büyük başarıdır. Fenerbahçe tarih yazmıştır. Bu takımın coachuda BT’dir. Tutup bunu kimsenin inkar edecek hali yok. Ama BT’nin bu işte ne kadar katkısı var işte dediğimiz gibi takımla fazla oynamadı anda Fenerbahçe çatır çatır oynuyor. Haa ne zamanki fantezi yapıyor işte o zaman takım bir anda curcunaya dönüyor.
Benim fikrim yine değişmedi. BT, Fenerbahçe’nin coachu değildir. Ve hala daha muamma olarak bir TBL duruyor. Fenerbahçe ligin bana göre açık ara en kaliteli ve en derin kadrosuna sahip. Bu ligi sürklase etmesi gerekirken anlamsız sonuçlar alıyor ve anlamsız sonuçların yanında garip bir basketbol oynuyor. İşte isyan bunlara. Fenerbahçe’yi bir dahaki ayzımda daha detaylı bir şekilde işleriz.
MAHMUT USLU NEYİN PEŞİNDE ?
Tau maçı bitiyor ve Mahmut Uslu sahne alıyor. Çeyrek final oynamanın verdiği gazla olacak ki yaptıklarını legalleştirme çabaları içinde garip açıklamalarda bulunuyor. Sayın Uslu Fenerbahçeli taraftarların isyanı Aydın Örs’ün etik dışı bir şekilde gidişinedir. Değil çeyrek final kupa dahi alsanız bu gerçeği değiştiremezsiniz. Sizin oralarda turlarla değerler satın alınabiliyordur bilemem ama buradan bakınca bizim değerlerimiz satılık değildir..
Aydın Ağabey’e yanlış yaptınız. Ve lütfen susunuz.. Konuşmayınız.. Kazandıktan sonra çıkıp şova yönelik açıklamalar yapmayanız. Olmayan kredinizi iyice tüketiyorsunuz. Sizin felsefeniz insanları yeterince kamplara böldü zaten. Allah aşkına dokunmayın daha fazla.
SEVDİM SENİ BİR KERE BAŞKASINI SEVEMEM
Aydın Örs’tü, Uslu’ydu, Tanjevic’ti bir yana. Tau maçı biter bitmez dilime bir anda şu sözler takıldı Fenerbahçe için;
Sevdim seni bir kere
Başkasını sevemem
Deli diyorlar bana
Desinler değişemem ….
ARDA HOCA’DAN MESAJ VAR
Bir önceki yazımda Fenerbahçe Bayan Basketbol Takımı ile ilgili yazdığı yazılardan dolayı Arda Erçin’i sert bir şekilde eleştirmiştim. Ertesi gün Arda Hoca son derece mütevazi bir şekilde ve beni mahçup edercesine bir mail attı.
Fenerbahçe taraftarına karşı hiçbir şekilde tavır koyamayacağını ve yanlışı varsa bundan dolayı özür dilemektende
gocunmayacağını söyledi. Ki tepkisi kendisine küfür eden şahıslara yönelikmiş.
Bundan dolayı Arda Hoca’yı suçlamak bize yakışmaz. İnsanların yazılarını
düşüncelerini beğenin ya da beğenmeyin. Yazardan nefret edin hatta ama bu
kimseye küfür etme hakkını vermez. Hele ki örf ve adetlerimize tamamen aykırı
küfürler işin içine girince insanlar yaralanıyor.
Kaldı ki Arda Hoca’yı yine eleştirin. Yazılarına karşı çıkın ama bunu medeni bir şekilde yapmak varken işin içine küfür girince işte orda işin rengi değişir. Her yazar medeni her tepkiye saygı duyar ve gerekli şekilde cevabını verir. Buradan Arda Hoca’ya da selamlarımızı gönderelim.
ROCKETS W-22
T-Mac yanılmıyorsam Rockets’ın galibiyet serisi 19 ya da 20 iken çıkıp ‘’Bu kariyerimin en büyük başarısı..’’ demişti. Haklı da. Zira kariyerinde play-off ilk turdan ötesi yok. T-Mac için muazzam olan bu başarı elbette özellikle genç nesil Rocketslılar içinde ayrı bir önem taşıyordur. Sonuçta onlarında yakın zamanda gördükleri kayda değer play-off başarıları yok.
Doğal olarak bu 22 maçlık seri olağanüstü bir başarıdır yeni nesil Rockets fanları ve T-Mac için. Tabii bunuda yanlış yerlere çekmeleri muhtemel. Ancak ana fikri almaya bakın. Rockets’ın 22 maçlık serisi bitti. Peki şimdi ne olacak ? Bunun zaten böyle gitmeyeceğini biliyorduk ki son 2 maç kayıp geçti.
Rockets’ın asıl karakter sınavı yeni başlıyor. Bundan sonrası 22 maçlık seriden daha önemlidir.
Bu haftalık bu kadar haftaya görüşmek üzere…
Kemal Erdem
Bu mail adresi spam botlara karşı korumalıdır, görebilmek için Javascript açık olmalıdır