Fenerbahçe bu geri dönüşü 2. defa yapıyor bu sene Galatasaray'a ve ikisinde de aynı şey var temelde.Galatasaray'ın yabancı kalitesi bu kadar fark atarken -ve top 8 maçını da sayabaliriz sanırım- Taylor'sız Fenerbahçe'ye karşı oyunun gidişatını Galatasaray'ın ve Taurasi'nin belirlemesi doğal oluyor.2 maçta da Galatasaray maça harika başladı, ilk maçta Prince'le 2. maçta Taurasi'yle ama 2 maçta da aynı sonu yaşadı.Bir takım ilk yarıda rakibini psikolojik olarak bu kadar yıpratıp son çeyrekte maç veriyorsa bunda rotasyonu iyi ayarlayamamanın payı çok büyük oluyor.
Teknik olarak şöyle bir durum var.Fenerbahçe dış oyuncu rotasyonunda Cappie-Angel-Birsel üçlüsüyle daha önde Galatasaray'dan.Yani Galatasaray'ın pota altını ölümüne zorlamasından başka şansı yok, zaten Fowles o kadar domine ediyor ki bunu Fenerbahçe pota altına yapmak hiç zor olmuyor.Nitekim Fowles, unutulana kadar yine dalga geçti Fenerbahçe boyalı alanıyla, kimse durduramaz çünkü onu malesef.Ama Fowles'ın da post up oynama konusunda çok istekli olmaması gibi bir sorunu var.Ona daha çok pozisyonu aldıktan sonra top indirmek gerekiyor, ve Fowles'ın gücüne kimse erişemediği için bunu yapmak çok kolay.Ama çok kolay olan bu şeyi yapmak için de bir şart var.O da Fenerbhçe savunmasının ilgisini Taurasi'ye yöneltmek.Bir savunmanın odak noktasını Taurasi yapmak da çok kolay, çünkü "dünyanın en iyi kadın basketbolcusu" diye sürekli pompalanan ama aslında öyle olmayan biri Taurasi.Odağı direk Taurasi yaparsınız ve Fowles ortalığı duman eder.Bu rakibin psikolojisini de allak bullak eder çünkü durduralamaz bir güç bulurlar karşılarında.
Maçın ilk yarısı da bu şekilde geçti..Taurasi oyun kurma görevini neredeyse Sue Bird ayarında belki de daha iyi yaptı, bol paslı hücumlarda boş şutları bulunca olağanüstü de bir skor katkısı yaptı.Özellikle Prince'in de oyunda olduğu bölümlerde Işıl-Prince topa öyle bir baskı yaptı ki Birsel-Angel ikilisi tamamen soğudu oyundan..Buraya kadar her şey iyi, sorun da bundan sonra başlıyor.Galatasaray'ın tavanı Taylor'sız Fenerbahçe'den çok daha yukarıda.Ama oyuncuların yorulması diye bir gerçek de var ve Ceyhun Yıldızoğlu'nun göremediği bu.Yoksa kızsanız da sövseniz de harika hazırlamış takımı.Rakibin en önemli kozlarını bir bir durdurdu, sahadan sildi Ceyhun koç.Ancak top 8 maçında Prince iyi oynuyor diye sadece 2 dakika dinlendirdiği gibi bu maçta da ilk yarıyı harika geçirdi diye hiç oyundan çıkarmadı Taurasi'yi..Bir oyuncuyu böyle bir tempoda hiç oyundan çıkarmamak vicdan dışı bir şey ya.Rick Carlisle koskoca NBA finalinde Cardinal'e süre verdi.Niye?Rotasyonu sağlasın da Marion harab olmasın diye, babasının keyfine değil yani.Zaten Ceyhun koçun Taurasi'yi çıkarmadığı zamanlarda Galatasaray'ın çift haneli farklarla önde olduğu bölümler de vardı, bunun cezasını yine çekti Galatasaray.Son çeyrekte yorgunluk suratlardan okunuyordu, Cappie-Angel sazı aldı.Taurasi yorulduğu zamanlarda hep yaptığını yapıp sistemi falan unuttu, o sistemi unutunca boyalı alan savunmasında da rahat bir nefes aldı Fenerbahçe, çünkü son bölümde Sylvia'ya göz ucuyla bakan çıkmadı ve Fenerbahçe kazandı maçı.Geçen sene bin bir türlü sorunla yine Augustus'lu Catchings'li takımı mağlup edip şampiyon olmuşlardı, bu sene de Taylor'sız şampiyon olarak önemli bir karakter gösterisi daha yaptı Fenerbahçe.Tebrik ediyorum..